KAPLICANIN EFSANESİ:
Bizans imparatorluğu zamanında bölgeye hakim olan tekfurun tek kızı vardır. Baba kızını çok sevmektedir. Ama kız birgün ansızın hastalanarak yatağa düşer. Amansız hastalık çok uzun sürer. Zamanın hekimleri Tekfurun kızının derdine çare bulamazlar. Hastanın derdine derman bulmaktan aciz kalan hekimleri, kızcağızı babanın gözü önünden uzaklaştırmak ve son bir tedavi şansı vermek üzere orman içindeki o zaman için adsız olan bu kaplıcaya gönderilmesi için öneride bulunurlar. Artık hastanın bu dertten kurtulamayacağına inanırlar. Hasta kızı buraya getirirler. “Yat-öl”, “.Öl-yat” deyip bırakırlar. Çaresiz bir hastalığa tutulduğuna inanılan tekfurun kızı, hergün bu şifalı sularla yıkana yıkana, gün geçtikçe düzelmeye ve iyileşmeye başlar. Kısa zamanda eski sıhhatine ve güzelliğine kavuşur. İyileştikten sonra babasının sarayına geri döner. O zamandan itibaren Ölyat kaplıcası yöre halkı tarafından bir şifa kaynağı olarak tanınır ve kullanılır. Bu şifalı su yine o sudur, fakat zaman geçtikte “Öl-yat” ı “Oy-lat” yapmıştır. İnegöl, Bilecik, Pazaryeri, Yenişehir ve İznik’te hala bir kısım halk Oylat’a Ölyat demektedir.
VİZYONUMUZ: Kendisini yenilemeye odaklı, insanların sağlıklı yaşamalarında etkisi olan, Türkiye ve dünya çapında adından söz ettiren bir marka ve alanında lider olmak.
MİSYONUMUZ: Ülkemiz alternatif turizminde ayrı bir yeri olan kaplıca turizmi sektöründe farklı ve ayrı bir yeri olan kaplıca turizmi sektöründe farklı ve mükemmel hizmet sunarak misafir ettiğimiz konuklarımızın aklına tatil ve kaplıca dendiğinde ilk olarak OYLAT KAPLICALARI’nı doğal güzellik olarak ta OYLAT’ı getirmek.
HEDEFLERİMİZ: Türk insanının ulusal hazinesi ve temel taşlarıdır misafirperverlik. Bizim amacımız da para kazanmanın yanında; misafirlerimize hizmetin en iyisini, en kalitelisini, en güzelini sunarak aileleri ve dostlarıyla hayatlarının unutulmayacak anlarını bizimle geçirmek, üzerlerinden atacakları stres, yorgunluk ve rahatsızlıklarında ana kaynağımız kaplıca suyumuz ve doğal güzelliklerimiz yanında bizim de pay sahibi olma isteğimizdir.Bunu nasıl mı yapacağız? Sürekli kendimizi yenileyerek, daha güzel tesisler açarak, misafirlerimizin istek ve arzularını karşılamadaki heyecanımızla ve siz değerli oylat sevdalılarının desteklerini alarak gerçekleştirmek.
Bizans imparatorluğu zamanında bölgeye hakim olan tekfurun tek kızı vardır. Baba kızını çok sevmektedir. Ama kız birgün ansızın hastalanarak yatağa düşer. Amansız hastalık çok uzun sürer. Zamanın hekimleri Tekfurun kızının derdine çare bulamazlar. Hastanın derdine derman bulmaktan aciz kalan hekimleri, kızcağızı babanın gözü önünden uzaklaştırmak ve son bir tedavi şansı vermek üzere orman içindeki o zaman için adsız olan bu kaplıcaya gönderilmesi için öneride bulunurlar.
Artık hastanın bu dertten kurtulamayacağına inanırlar. Hasta kızı buraya getirirler. “Yat-öl”, “.Öl-yat” deyip bırakırlar. Çaresiz bir hastalığa tutulduğuna inanılan tekfurun kızı, hergün bu şifalı sularla yıkana yıkana, gün geçtikçe düzelmeye ve iyileşmeye başlar.
Kısa zamanda eski sıhhatine ve güzelliğine kavuşur. İyileştikten sonra babasının sarayına geri döner. O zamandan itibaren Ölyat kaplıcası yöre halkı tarafından bir şifa kaynağı olarak tanınır ve kullanılır. Bu şifalı su yine o sudur, fakat zaman geçtikte “Öl-yat” ı “Oy-lat” yapmıştır. İnegöl, Bilecik, Pazaryeri, Yenişehir ve İznik’te hala bir kısım halk Oylat’a Ölyat demektedir.
OYLAT KAPLICALARI SUYUNUN
FAYDALARI VE ÖZELLİKLERİ
• Stress
• Beyin yorgunluğu
• Kireçlenme ve romatizmal ağrılar
• Böbrek rahatsızlıkları
• Düşük ve yüksek tansiyon hastalıklarında
tansiyonu dengeler
• Kırık yerlerinin katışarak deforme olduğu
rahatsızlıklar
• Çocuk felci
• Kadın hastalıkları
• Sinirsisteminin vücut dengesini ve çalışmasını,
bozulması durumunda iç salgıların kontrolü
• Muhtelif nevralji (sinir ağrıları)
• Nevritler (sinir iltihapları)
• Sinir uyuşukluğu
• Siyatik (bacak ana sinir iltihabı)
• Nevralji (karıncalanmadan oluşan sinir iltihabı)
• Cilt hastalıkları
• Reflü
• Katılaşmış ve spastizite kazanmış felç durumu
• Belden aşağı iki bacağın felç durumu
• Taş ve kum düşürme
Oylat Mağarası
Mağaralar yüzyıllar boyu insanların ilgisini çekmiş, fantastik mekanlardır.
Birbirine bağlı iki kattan oluşan Oylat Mağarasının uzunluğu 750 metredir. Oylat Mağarasında onbinlerce yılda oluşmuş sarkık ve dikiklerin büyülü dünyasından etkileneceksiniz.
